Samsung WD702U4BKWQ Yorumu

Samsung WD702U4BKWQ 7kg yıkama 5 kg kurutma çamaşır makinesinden iki tane satın aldım. 

Yaklaşık bir yıl önce, annem eski çamaşır makinesinin artık miladını doldurduğunu ilan etti ve yeni bir kurutmalı çamaşır makinei istedi. Anneme yeni bir çamaşır makinesi bakarken pek çok marka ve modeli inceledim ancak uygun fiyatıyla dikkat çeken, Samsung'un EcoBubble serisine dahil olan WD702U4BKWQ ile karşılaşmam fazla sürmedi. 
Çeşitli mağazalardaki satış fiyatı 1800 TL'ye kadar çıkabiliyor, ne idüğü belirsiz alışveriş sitelerinde 1200 tl'ye satıldığını da gördüm, fakat ne kadar güvenilir oldukları tartışılır olduğundan 1400 TL gibi bir fiyata teknosa.com'dan kendisini satın aldım. 
Annemin evinde bir ay kadar kullandıktan sonra, kendi evimdeki çamaşır makinemin arızalanması sonucu, kurutmalı makineye geçmek istediğim ve daha bir ay önce yüzlerce modeli ezberlemiş olduğumdan tekrar araştırmakla uğraşmak istemediğim için fazla düşünmeden kendisini ikinci kez satın aldım. 
İki farklı şehirde, iki kere satın aldığım için ürünle ilgili yorumlarımın sağlamlığı ikiye katlanmış oldu sanırım.
İki makinadan da elde ettiğim deneyimler şu şekilde.

İnternetteki çeşitli yorumlarda "kurutma yaparken" bir koku yaydığından bahsedilmiş. Annemin makinesinde ilk birkaç kurutma esnasında bir koku yayıldı evet. Fakat bu koku öyle abartılacak, aman aman "evde durulmuyor" gibi şiddetli bir koku değil, bildiğiniz "yeni makina" kokusu. Bahsi geçen yeni kokusu, benim makinada hiç olmadı, fakat olsaydı da birkaç seferden sonra azalarak kayboldu anneminkinde.
Hem annemin makinası,hem benim makinam oldukça sessiz çalışıyor ilk andan beri. Yalnızca su alırken çeşme kaynaklı su sesi geliyor, ardından yıkama esnasında neredeyse hiç ses duyulmuyor, hatta çalışıyor mu diye arada bir gidip baktık diyebilirim. Sıkma esnasında da sivri sinek vızıltısı yüksekliğinde, ama o kadar uyuz olmayan bir vın sesi geliyor, ki bu da yanı başında uyuyan bebeği uyandırmıyor.
Özetle, iki makina için de ses ve koku konusu bence sıkıntısızdı.

EcoBubble serisinden olan bu çamaşır makinesini daha ilk çalıştırdığımız andan itibaren çok sevdim; çünkü benim gibi temizlik takıntılı hanımlar çamaşır makinalarının mucizevi aletler olmadığını, temiz çamaşır elde etmek için bazı makinalarla harp etmek gerektiğini bilirler.
Ancak, EcoBubble serisi, suyu ve deterjanı aldıktan sonra, suyun içine hava üflüyor ve daha yıkamaya başlar başlamaz deterjanı köpürtüyor. Hızlıca çözünüp köpüren deterjan çamaşırlara daha iyi nüfuz ediyor, daha ilk dakikadan itibaren çamaşırlar daha köpüklü suda daha iyi yıkanıyorlar.
Bir süre makinanın karşısında oturup köpükleri izledim, evet. Hem de büyük bir zevkle.

Makinenin klasik yıkama, durulama,sıkma fonksiyonları her iki makinede de kusursuz çalışıyor, hatta ecobubble özelliği sayesinde deterjan çamaşıra daha çok nüfuz ettiğinden çamaşırlar eski makineye oranla daha temiz kokuyorlar diyebilirim. Sıkma fonksiyonu da gayet iyi, 1200 devirde bile neredeyse kuru gibi çıkıyor çamaşırlar. 1400 deviri henüz hiç kullanmaya gereksinim duymadım, belki battaniye falan yıkarsam kullanabilirim. 

Makinanın klasik Pamuklu, Sentetik, Yünlüler gibi programlarına ek olarak 15' Hızlı Yıkama, Bebek ve Outdoor (Dışarıda giyilen) kıyafetler için ve kirli çamaşırları soğuk suda bile temizleyen Super Eco Pamuklu programları da var.
Bir de Eco Temiz Kazan programı var ki, çamaşır yıkamak için değil, makinanın kendi içini temizlemesi için tasarlanmış. Yaklaşık kırk yıkamada bir "kazanı temizleme vakti geldi" diyen uyarı ışığı yanıyor.
Eco Temiz Kazan programını deterjansız şekilde çalıştırmak gerekiyor. Ayrıca çok yüksek ısıda ve devirde çalıştığı için bu programa asla çamaşır koymayın, parçalanabilirler.

Makinanın devir seçenekleri ise 400 - 800 - 1200 - 1400 şeklinde. 

Makinanın kurutma süresini 30 dakikadan başlayıp yarımşar yarımşar artırarak istediğim gibi ayarlayabiliyorum.
Kurutma fonksiyonu da bence yeterince başarılı çalışıyor, bir saat kurutma ile hafif nemli, bir buçuk saat kurutma ile dolap kuruluğunda çıkartıyorum çamaşırları. Zor kuruyan havlu / bornoz gibi çamaşırları kurutacaksanız ve 5 kg'lık kurutma kapasitesi tamamen doluysa iki saat çalıştırılabilir.
Benim başıma gelmedi ama her kurutma makinasında olduğu gibi yünlü çamaşırların çekme riski var, yünlüleri otuz dakikadan fazla kurutmamak lazım ve hassas kurutma seçeneğini kullanmak lazım. 

Samsung WD702U4BKWQ ilk deneme yıkamasını bitirdiğinde beni şaşırtan çıkardığı "bitiş" sesiydi. İlk kez bu kadar uzun uzun müzik çalan bir makina gördüm. :) Başta şaşırdık, ama sonradan bu uzun melodi eğlenceli gelmeye başladı. O sesi sizin için kaydettim. İşte:
http://vocaroo.com/i/s1uswLwN5ihw



Özetle, Samsung WD702U4BKWQ bir yıldır hem anneme hem de bana hiç sorun çıkarmadan sessizce hizmet etmeye devam ediyor ve tabii uygun fiyatlı olması asıl tüm bu hizmetleri kıymetli yapan şey. 
Yoksa biliyorum, aynı özelliklerde pek çok makina var piyasada. Ben kendisine perormansından ötürü değil, fiyat/performans skalasından dolayı müteşekkirim.


Samsung WD702U4BKWQ 7kg yıkama 5kg kurutma 1400 devir çamaşır makinesi ile ilgili sizin de fikirleriniz varsa yorum bırakmayı unutmayın.

İder Mobilya - Alinda Köşe Koltuk Takımı Yorumu

Evime ne zaman bir eşya alacak olsam, ön araştırmamı internetten yapmaya çalışırım. Fakat ilgilendiğim / almak istediğim ürünü ne kadar ararsam arayayım, doğru düzgün kullanıcı yorumlarına ulaşmak o kadar zor ki! Birkaç forum ve alışveriş sitelerindeki yorumlar haricinde okuduğum çoğu yorum ya sahte, ya da ekşi tabiriyle overrated idi. Bu konuda o kadar sıkıntı çektim ki, kendi blogumu açmaya ve en azından başkaları faydalansın diye şimdiye kadar kullandığım eşyalar hakkında kişisel yorumlarımı yazmaya karar verdim. Umarım birilerinin işine yarar. :)

Kendi evim olduktan sonra sahip olduğum ilk koltuğumdu İder Alinda Köşe Takımı.

Kendisini o kadar beğenerek aldım ki, Hem şık, hem de asil bir duruşu vardı, görür görmez aşık olmuştum. Dokunabildiğiniz her yeri minicik, kısacık tüylerle kaplıydı ve kadifemsi bir yumuşaklıktaydı. 

Şu an İder Mobilya mağazalarında satış fiyatı 2.355 TL olan Alinda köşe takımı, hakkını yiyemem, evimize girdiği ilk andan itibaren bize koşulsuz bir konfor sağladı. 

Arka yastıkları ve oturma minderleri, ne çok yumuşak ne çok sertti. Yastıkların iç dolgusu boncuk silikondu; yastık kılıfları olması gerekenden daha küçük, yani dar kalıplı dikilmiş ve bu sayede arkanıza yaslandığınızda içine bir miktar gömülmenize izin veren; fakat omurganızı destekleyecek şekilde kendi şeklini koruyan, yumuşak - sertlikte yastıklar elde etmişler.

Minderleri, hani şu üstüne elinizi bastırınca elinizin izi kalan visco süngerler gibiydi, fakat dar kalıp minder kılıfları sayesinde süngerler, kılıfın içinde sıkışıp daha sert ve sıkı bir hale girmişler. Yine içine gömülmediğiniz, ama yeteri kadar destekleyici bir formdaydılar. 

İder Alinda köşe takımı, bize hizmet verdiği üç sene boyunca bizden dinlendiricilik, konfor ve rahatlık açısından tam not aldı diyebilirim.

Gelgelelim, Alinda şıklık ve rahatlıktaki perormansını pratiklik ve malzeme kalitesi için de göstermedi. Minderlerin ve yastıkların fermuarlı kılıfları çıkartılıp makinada yıkanabiliyordu. Kumaşı her ne kadar silinebilir, su itici ve leke tutmaz formda olsa da, her titiz kadın gibi ben de koltuğu baştan aşağı silmek yerine kılıflarını makinada yıkamak istedim. Fakat o kılıfları minderlerden çıkartabilene aşk olsun! Kılıflar, minderleri ve yastıkları sıkıştırıp sertlik kazandırmak amacıyla daha küçük yani dar kalıplı yapılmış. Hem çıkartmak hem de daha sonra yerine takmak başlı başına efor gerektiren yorucu bir iş. Üstelik birisi tutup diğeri geçirmeye çalışırken iki kişi ancak becerebiliyor! 

Kılıfları çıkartmakla da bitmiyor problem. Yıkama talimatına uygun yıkadığım halde, ve senede yalnızca iki kere yıkadığım halde, daha ikinci yıkamadan itibaren o güzelim kılıfların üzerindeki minicik tüyler dökülmeye başladı. 

Ek olarak, arka yastıkların kılıflarını ilk çıkarttığımda fark ettim ki, yastıkların iç astarı sıradan bir kumaş değildi, Bir yerden kaldırıp başka bir yere koyarken bile biraz dikkatsiz davranırsanız, hafif bir çekiştirmeyle yırtılabilecek, incecik kağıt formunda bir astardı. Seyrek dokuluydu ve incelikten yastığın içini gösteriyordu! Çok daha kaliteli bir astar beklerdim İder'den.

Birkaç yıkamadan sonra tüylerinin dökülmesi ve iç astarının yarı şeffaf kağıt kadar kolay yırtılan, ince bir astar olması büyük bir hayal kırıklığı oldu benim için. 

Bu tecrübeden sonra bir siüre daha kullandım, fakat iyice dökülen tüyleri ve yer yer yırtılan astarı nedeniyle kendisiyle üç senenin ardından vedalaştık.

Uzun süre kullanmak üzere bir koltuk arıyorsanız tavsiye etmiyorum.

Ancak tabii, kılıflarını pratik yolu seçip makinada yıkamak yerine, ipek mendillerle siler ve kendisine bir bebekmiş gibi  nazik davranırsanız birlikte 5-6 yılı sağ salim devirmeniz mümkün.

Bu arada, İder Alinda köşe koltuk takımı, oturma kısmı, uzanma kısmı ve puf olmak üzere toplamda üç parçadan oluşuyordu. Pufu 85 x 95 cm ölçülerinde neredeyse tam kare şeklindeydi. Pufun da üzerinde minderi vardı ve minder, pufun kasasına yapışkanlı bantları sayesinde yapışıp yerinden oynamayacak şekilde sabitleniyordu. Koltugun oturma ve uzanma kısımları metal bir bir kilit mekanizması sayesinde birbirine kenetleniyor ve kullanım esnasında parçalarda kayma problemi olmuyordu.  

Koltuk, yaklaşık 20-25 metrekarelik bir salon için ana oturma grubu olacak kadar büyük, ancak daha küçük oturma odalarına sığmayabilir; veya sıkışık bir ortama sebebiyet verebilir. Örneğin 10-12 metrekarelik bir oturma odası için düşünüyorsanız tavsiye etmem. 

Ürün ölçüleri:

Puf: 85 x 95 cm 

Uzanma: 180 x 95 cm

Oturma: 280 x 90 cm

İder Alinda köşe koltuk takımı maceramız boyunca benden toplamda 5/10 puan aldı.

İder Alinda için sizin de söyleyecekleriniz varsa yorum bırakmayı unutmayın.